Haber

İstanbul’da yoğun bakım doluluk oranı yüzde 70 ila 80 arasında

İSTANBUL İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, İstanbul’da üst solunum yolu enfeksiyonları ve yoğun bakım doluluklarına ilişkin son durumu anlattı. Memişoğlu, İstanbul’daki hastanelerde yoğun bakım doluluk oranlarının yüzde 70-80 arasında olduğunu, mevsimsel grip, RSV ve Kovid 19 başta olmak üzere viral enfeksiyonlardan kaynaklanan üst solunum yolu şikayetlerinin yaygın olduğunu, grip hastalarının daha yüksek oranda olduğunu söyledi. yük. Yoğun bakım ünitelerinde viral enfeksiyonlu hastalara göre dolaşım bozuklukları, diyabet ve kanser gibi kronik hastaların daha fazla yattığını belirten Memişoğlu, “Mevsimsel salgınlardan çok bu hastalıklara dikkat edin.”

Kış mevsiminde birçok virüsün dolaşımıyla artan viral salgınlar hem acil hem de yoğun bakım ünitelerinde hasta sayısında artışa neden olsa da İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Prof. Bunu Kovid ile kıyaslamak mümkün değil. Çünkü bu mevsimsel bir artış. “Bu beklediğimiz bir durum. Kovid mevsimsel bir salgın değildi. 2019-2020-2021 yıllarında da kesintisiz bir salgın halinde devam etti” diye konuştu. Prof. Dr., İstanbul’da yoğun bakım doluluk oranlarının yüzde 70 ila 80 civarında olduğunu söyledi. tıkanıklığı, kalp hastalığı veya felç geçirme oranı üst solunum yolu enfeksiyonu olan hastalara göre daha yüksektir.

“HER YIL YAŞADIĞIMIZ MEVSİM YOĞUNLUĞU”

Prof. Dr., aslında her yılın kasım, aralık, ocak ve şubat aylarının üst solunum yolu enfeksiyonu mevsimi olduğuna dikkat çekti. Dr. Memişoğlu, “Daha çok kapalı ortamlarda bulunmamızdan dolayı grip dediğimiz grip virüsüne bağlı enfeksiyonlarda mevsimsel artışların rutin olarak yaşandığı bir dönem. Bu yüzyıllardır böyle. Yoğun bakımlarda yatak sayısı ve nüfus bakımından Avrupa ve OECD’nin çok üzerinde.” Kapasitemiz var. Burada yatan hastalar sadece üst solunum yolu enfeksiyonu olan hastalar değil; felçli hastalar, ameliyat sonrası hastalar, zayıflamış hastalar, ciddi diyabet hastaları veya komadaki herhangi bir hastayla ilgileniyoruz. Doğal olarak başka hastalıklar da var. Bu nedenle yoğun bakım yataklarımızda ortalama yatak kapasitesi yüzde 70’tir. “Bu sezonlarda doluluk oranı 80-80 arasında. Yaz aylarında bu oranlar daha düşük” dedi.

“DOLAŞIM HASTALIKLARI GRİPTEN DAHA TEHLİKELİ”

Dolaşım hastalıklarının üst solunum yolu enfeksiyonları ya da enfeksiyon hastalıklarından daha fazla ölüme yol açtığını belirten Prof. bu hastalıklar viral enfeksiyonlara bağlı üst solunum yolu enfeksiyonlarından ölüm oranlarından çok daha yüksektir. Şu anda yoğun bakım ünitelerimizde solunum yolu hastalıklarından daha fazla ölüm yaşanıyor.” Bu tür hastaların takip edildiğini ve sayılarının daha fazla olduğunu görüyoruz. Elbette ki insanların kendilerini bulaşıcı hastalıklardan korumaları gerekiyor. Ancak gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde en büyük sorun dolaşım hastalıkları, felç, kalp krizi, şeker hastalığı gibi hastalıklardır ve bunlar da gençler arasında görülmektedir. “İşgücündeki insanlar için çok daha riskli hale geliyor.”

“ACİL DURUMA DEĞİL, AİLE DOKTORUNUZA GİDİN”

“Halkımızın hastalanmaması için önlem alması gerekiyor” diyen Prof. Dr. Memişoğlu, sözlerini şu uyarılarda bulunarak tamamladı: “İnsanların kendilerini kötü hissettiklerinde maske kullanmalarını öneriyoruz. Kapalı ortamlara girmeli, kırgınsa ya da yaşlı, kronik hastalığı ya da ek hastalıkları varsa kapalı, kalabalık ortamlara girmemeli, girmek zorundaysa maske kullanmalıdır.” Özellikle bunu istiyoruz. Halsizlik yaşayan, hafif ateşi olan, solunum yolu enfeksiyonu belirtileri olan hastalarımıza erken tedavi sağladığımızda etkili olabiliriz. Dolayısıyla bu vatandaşların bu gibi durumlarda kendilerine en yakın aile hekimine gitmeleri gerekmektedir. Özellikle yaşlıların ya da yandaş hastalıkları olanların aile hekimine gitmeleri önemlidir. Daha değerlidir. Çünkü erken evrelerde çok daha kolay tedavi alabiliyorlar ve hastalıkları daha hafif geçirebiliyorlar. Kalabalık acil servislere gitmek yerine aile hekimine gitmeleri çok daha etkili oluyor. Ayrıca acil durumlarda öncelik her zaman kalp krizi, trafik kazası veya travma hastalarına verilmelidir. Bu nedenle grip vb. hastalarla ilgilenilir. O kalabalık ortamda bir süre beklemeniz gerekecek. Sezonsal yoğunluğumuz kasım, aralık, ocak ve şubat aylarında olduğu için önümüzdeki haftalarda yavaş yavaş azalma eğilimine gireceğini düşünüyoruz. “Mart ayına kadar devam edecek ve bu sezondan sonra alerjik hastalıklara odaklanılacak.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu